21 Ağustos 2013 Çarşamba

Merhabayın

Merhabayın;

naber lan? 
ben hiç iyi değilim. 

pazartesi 1 hafta oldu hastahanede. 
bayramın ilk günü yaklaşık 45 dakikalık bi nöbet geçirdim. 
36 saat baygın kaldım. ve şimdi adam gibi yürüyemiyorum. 

artık çok sıkıldım insanlara geçirdiğim rahatsızlıkları veya zorlukları anlatmaktan.
o yüzden artık hikayeler anlatıyorum veya hayallerimi.
o tepeme yıkılmakta ısrarcı olan fakat benim inatla tekrar kurduğum hayallerimi.

eskiden onların hayal değil, plan olduklarını iddia ederdim.
kendine güven denilen şey bu olsa gerek.
daha sonra bi şeyler oldu ve ben anladım ki bazen senin yaptıklarınla alakası olmayan engeller çıkabiliyor karşına.
ve bu engeller her koldan;
sanki ağzına sıçmaya yemin etmiş gibi saldırabiliyor.
pek bir şey yapamıyorsun.
izliyorsun biraz,
bazen küfrediyorsun,
bazen sığınıp yalvarıyorsun,
bazen isyan ediyorsun,
sonra sıkılıp izlemeye devam.
zaten acıların herkese kattığı şey bu değil mi veya götürdüğü?
bir tepkisizlik hali.
tepki vermeye güç bulamamak,
ihtiyaç duymamak,
bir sessizlik,
ardından yalnızlık belki.


2 yorum:

  1. Surekli okuyorum, hissettigim duyguya bu kadar yaklasan birini gormek hem cok guzel hem cok uzucu. bi soz vardi define adasinda hatirlasam yazacaktim ama nafile. Ne olursa olsun yaz emir kalemin cok kuvvetli

    YanıtlaSil
  2. Umutla yolculuk etmek, gidilecek yere varmaktan çok daha zevklidir.

    YanıtlaSil