16 Haziran 2015 Salı

meraklısına not

Emir Baş adlı yazarımız bu iki kişilik samimi mecramızda uzun zamandır yazmamayı tercih ediyor ve büyük ihtimalle (baya büyük) bu tercihini değiştirmeyecek. Onun yazmadığı bir blogda ben ne bok yiyorum, hala neden kapatmadım diye sorarsanız burayı sadece Emir'in yazıları için tutuyorum derim ben de size. O kadar güzel şeyler yazabilirdi ki neler kaçırdık düşünemiyorum bile.

Sonuç olarak burada artık sadece ben varım, çok hoşunuza giden şeyler yazabileceğimi de zannetmiyorum. Emir'in yazılarını buyrun okuyun, benim bu saatten sonra yazdıklarımı okumasanız da olur, geneli Emir'e yazılıyor zaten.

İyi geceler sevgili okuyucu.

ağrı

Ben dayanılmaz olduğunu düşündüğüm ağrılarımdan utanıyorum Emir. Sen geliyorsun aklıma. O akıl almaz ağrılara karşı gözlerini kapatıp sessizce yatışın, morfini gösterip artır şunu deyişin geliyor aklıma kardeşim. Ben seni çok özlüyorum Emir. Senin gibi delikanlı bi adamı, can yoldaşımı, her şeyimi, yolumu kaybettim ben Emir. Hayatım boyunca birlikte yürüdüğüm adam yok lan. O aksak yürüyüşün bile hoşuma gidiyordu, "yeter ki yanımda yürüsün amına koyayım gerisinin ya." diyordum Emir.

Bi gece sen tuvalete giderken o sese gelip seni duvara tutunmuş halde bulmuştum ya, ben o gece öldüm Emir. Senden önce öldüm oğlum ben. Sen uyurken başında oturup defalarca öpüp umarım birlikte daha fazla günümüz olur diye dua ederken öldüm Emir. Dualarım hiçbir işe yaramadı, aksini beklemiyordum da zaten ama konu sen olunca ben mantıklı düşünemiyorum Emir.

Yine ağrım var, yine beni ağlattın Emir. Sen harika bi adamsın Emir.

İyi uykular canım kardeşim.